2 Mart 2021 Salı

Orkinos


 



Merhabalar.

Yıllardır süren dalış sevdamın zirve noktasına bir hafta süren bir balık çiftliği serüveniyle ulaştım. Bir hafta boyunca orkinos hasadında dalgıç olarak görev aldım. İşin nevinden dolayı şirket, konum gibi ayrıntıları yazamıyorum. Ancak bu bir hafta boyunca edindiğim izlenimleri şöyle ifade edebilirim:

Öncelikle iş çok yorucu. Hava ve deniz koşullarına göre bu yorgunluk katlanıyor. Benim gibi yaşı kırk olmuş ve tüplü dalış tecrübesi sınırlı birinin bu işi yapması çok zorlayıcı. Nitekim bir hafta yetti bana zaten. Kolumu kaldıramayacak şekilde "benden bu kadar" dedim. Ama bu bir haftada edindiğim dalış tecrübesini ve büyük balıklarla birlikte yüzme keyfini ömür boyu elde edemezdim sanırım. Çiftlik elbetteki kıyıda değildi. Yaklaşık bir saati geçen kara yolculuğuyla önce limana, ardından yine bir saate yakın bir tekne yolculuğu ile çiftliğe geliyorduk. Bütün gün dalışın üzerine yine aynı yoldan geri geldiğimi de hesaba katmak gerekir. Tekneyle giderken diğer dalgıç arkadaşlarla birlikte üzerimizi giyiniyorduk. Diğer arkadaşlar benden yaş olarak çok gençtiler. Bir kısmı da sadece hasat için gelmiş ve limanda hazırlanan yerde kalıyorlardı. Zaten dalgıç olan bu arkadaşların teorik ve pratik bilgilerinin benim kat be kat üzerimde olduklarını söylememe gerek yoktur sanırım. Yaşı bana yakın olan arkadaşlar ise yıllardır bu işi yapan, denizde olmayı hayat tarzı olarak belirlemiş kişilerdi. Kısaca ben yanlış yaşta, yanlış bir meslekten gelerek bu işi yapmaya çalıştım. 

Çiftliğe geldiğimizde, dalış ekibi ve avcı ekibi suya giriyordu. Normal derinlik 70 metre civarıyken, havuzun derinliği 30 metre, hasat için havuzun dibi yukarı çekildiğinde 15 metre gibi bir dalış derinliği oluyordu. Yaklaşık iki bin tane orkinosun bulunduğu havuzda siparişe göre boylarına göre avlanıyordu. Vurulan balıklar genellikle dibe düşüyorlardı. Diğer dalgıç arkadaşlarla birlikte dipteki balıkları kuyruklarına sapan takarak üçlü-dörtlü yukarı taşıyorduk. Yukarıda bekleyen bir arkadaş da bu balıkları vincin sapanına takarak gemiye alınmalarını sağlıyordu. Gemiye alınan orkinoslar derhal temizleniyor ve balıkları ihraç edecek olan şirketin daha açıkta bekleyen teknesine gönderiliyordu. 

Kısacası bir mezbaha gibi çalışıyor orkinos çiftliği. Uzun süre beslenen balıklar, hasat zamanı toplanarak satılıyor. Bu yorucu ve meşakkatli iş yaklaşık iki ay sürüyormuş. 

Biraz da orkinoslarla yüzmekten bahsetmek istiyorum. En küçüğü bile benim kadar olan bu balıklar 400-450kg gibi devasa boyutlara kadar çıkabiliyorlar. İnsandan çok korktukları için, ayrıca dişleri törpü seviyesinde olduğundan dalgıçlar için her hangi bir tehlike oluşturmuyorlar. Yine de çok güçlü olan bu balıklar, bir kuyruk darbesiyle sakatlık çıkaracak potansiyele sahipler. 

Bu güzel balıklarla bir arada yüzme şansına sahip olduğum için şanslıyım. Ama ne kadar çok sevsem de dalış konusunda ne kadar tecrübesiz ve yetersiz olduğumu da görmüş oldum. Bu süreç, benim denize olan sevgimi azaltmadı tabi ki. Sadece sınırlarımı biraz görmemi sağladı. Bundan sonra sadece keyif için dalacağım sanırım.

Herkese mutlu günler.

1 Mart 2021 Pazartesi

İki yapboz daha

Merhabalar. Önceki iki çalışmamın ardından aralıklarla elime iki adet daha bin parçalık yapboz geçti. İlkini arkadaşımdan aldım ve ona ev hediyesi yapmak üzere tamamlayıp çerçevelettim. Educa'nın bin parçalık kutup hayvanları yapbozu, beyaz görünümüyle çok zorlayacak gibiydi. Ancak beyazdan daha çok mavi tonlar olduğundan yerleştirme kolay oldu diyebilirim. Öncelikle güneşli kısımları tamamladım, sonra da diğer renkli kısımları. Hayvanları da görebildiğim detaylara göre oluşturduktan sonra, dipteki mavi-beyaz kısmı tamamlamak kolay oldu. 

İkinci çalışmam ise çok sevdiğim sinema karakterleri olan Batman ve Superman ile ilgiliydi. Türk Hava Yollarının, Miles and Smiles kartımda biriken milleri ısrarla kullanmam gerektiğini söyleyen e-postaları üzerine öncelikle bilet sorgulaması yaptım. Gördüm ki benim miller yarım yurt içi uçuş bile alamıyor, ki zaten yarım ödeme seçeneği de yok. Bu durumda ben de alışveriş sitesine yöneldim. Millerime uygun ürünlere bakarken bin parçalık bu yapbozu görünce kararım kesinleşti hemen. Siparişimi verdim ve ertesi gün geldi yapbozum. Toplam dört gün sürdü ancak kutunun üzerinde sadece küçük bir görsel olması yüzünden biraz ezbere yapmış oldum yapbozu. Öncelikle yazılı kısımları toparladım. Sonra kırmızı ve sarı renkli bölümler oluştu kolaylıkla. Sonra Batman'in yoğunlukta olduğu siyah kısımları yerleştirdim. Superman'in şekli de çıktıktan sonra etraftaki kahverengi duvar kaldı sadece. Sağ altta bulunan tuğla figürleri işimi kolaylaştırdı. Sol üstteki HERO yazısı da kolayca oldu. Ancak geri kalan kısımlarda pek bir detay yoktu ve düz renkti genelde. Bu yüzden biraz deneme-yanılma ve parça girinti çıkıntı detaylarını inceleyerek tamamladım. O da şimdi bir meraklısına hediye edilmek üzere bekliyor.

Herkese mutlu günler.