25 Mayıs 2014 Pazar

Geri dönüş

Aslında bu yazının başlığı pek çok şey olabilirdi. Tam bir yıldır suya girmemişim. En son İlker abiyle birlikte aldığımız baraküda son dalışım olmuş. "Balıklar beni özlemiş" veya "itinayla pas giderilir" yazabilirdim başlığa. Çünkü oldukça tatmin edici bir dalış oldu. Uzun zamandır niyetlensemde sabah tembelliğini üzerimden atamadığım için fırsat bulup da gidememiştim dalışa. Nihayet sabah beşte suya girebilecek şekilde kendimi ayarladım, teçhizatımı giyip yola düştüm. İlker abiyle birlikte defalarca gittiğimiz havuz sanki ileriye taşınmış gibiydi. Yol o kadar uzun geldi ki tanımlamak zor. Tabi denizin dalgalı ve bulanık olması da ilk anda şevkimi kırmıştı açıkçası. Havuza ulaştığımda şafak sökmek üzereydi. Suya girdim, havuz her zaman ki gibi açık görüş sağlıyordu. Ufak gümüşler ve karagözler etrafta dolaşırken sokkan ve papağanlardan iz yoktu. Gördüğüm bir kaç kefal ve mürenler bile küçücüktü. Her şey gözüme bu kadar küçük görünürken diğerlerinin yanında iri gibi duran bir sargozu sırf boş çıkmamak ve bir yıllık avcılık özlemime son vermek için vurdum. Havuzun içinde üç tur attım. Her defasında altına baktığım fakat içini göremediğim kayanın içinde hayal meyal bir hareket fark ettim. İki tarafı da açık olan bu kayanın girişinden şişi gönderdim ancak boşa atmışım. Kayanın öbür tarafından ilk başta çupra zannettiğim iri sargoz çıktı ve benim üzerime doğru yüzdü. Beni orada görünce geri dönüp tekrar kayanın altına girdi. Bu defa kayanın öbür girişinden, pozisyon gereği sol elimle bir atış gönderdim. Fakat yine boş çektim şişi geri. Kayanın altı iyice bulanmıştı fakat orada olduğunu görebiliyordum balığın. Kum bulutunun içinde adeta iskender balığına bakar gibi hissediyordum kendimi. Aklıma bir cinlik geldi. Taş altı fenerimi yaktım ve ilk atış yaptığım yere koydum. Ben de öbür tarafa yöneldim. Tahmin ettiğim gibi balık diğer girişe yaklaşmıştı ve beni göremiyordu. Güzel bir atışla balığı şişe almayı başardım. Balığı çektiğimde çupra değil de sargoz çıktığı için biraz hayal kırıklığına uğradım ancak 700 gram gelen bu yavru yine de bütün dalışın meyvesi olabilecek kadar güzeldi. Başında ve kuyruğunda gördüğüm taze yaralar aslında ilk atışlarımı ıskalamadığımı sadece düzgün vuruş yapamadığımı gösterdi bana. Belki de bu yüzden kaçamadı balık kayanın altından.Havuzun dışına çıkıp dönüş yoluna geçtim yaklaşık dört metre derinliği takip ederek. Ben havuzda oyalanırken deniz durulmuş ve görüş düzelmiş gibiydi. Kayalarına arasında gezinen küçük orfoz ve gridaları benden sonra ki zıpkıncıların da sadece görmesi dileklerimle yola devam ettim. Kayaların arasında yatılabilecek güzel bir mevzi gördüm ve oraya dalış yaptım. Ben tam yatarken kayanın altından çıkan iri orfoz sanki misafir kapıyı çalamadan kapıyı açan ev sahibi gibi karşıladı beni. Bir kaç saniye bakıştık ve yasal limit dahilinde olduğuna ikna olduğumda atışımı yaptım. Başından girip kuyruk yakınlarından çıktı şiş. Daha önce kaçırdığım iki kilogramlık orfoz yüzünden hemen şişi geri çektim bu defa. Neyse ki balık da şişle birlikte geldi. Bir kilogramın üstünde geldi bu orfoz da. Tekrar yoluma devam ettim. Yine yattığım bir kayadan etrafıma bakarken meraklı bir ahtapot yattığı kayanın altından başını kaldırdı ve beni görür görmez geri kaçtı. Ancak bu merak ona pahalıya patladı. Hemen o kayaya yüzdüm ve ahtapotun ensesine yapışarak onu kayadan söktüm. Yüzeyde bir süre birbirimizle boğuştuk. Sadece iki kolum olmasına rağmen bu sekiz kollu ve 2.5 kilogram gelen bu yaratığa galip geldim. O da diğer balıklarımla birlikte dizgide yerini aldı. Her aldığım canlı neredeyse bir öncekinin iki katı kadardı. Bu böyle devam etmez diyerek ve etrafta yüzen melanur ve sargozları seyrederek kıyıya yöneldim. Çıkışa yakın ilk sokkan sürüsüyle karşı karşıya kaldım ve tabi ki atış yapmadım. Her ne kadar çok kaliteli bir av yapmış olsam da denizin boş olduğunu söyleyebilirim. Pek fazla hareket yoktu. Vurduklarım ise bir yıllık boşluğun telafisi oldu. Eve döndükten sonra soyunmak giyinmekten, balıkları temizlemek onları avlamaktan daha zor geldi açıkçası. Herkese bereketli ve sağlıklı avlar diliyorum.