Coca Cola'dan Saraybosna'ya sürpriz

Coca Cola'nın E-5 yolu üzerinde Çağlayan mevkisinde koyduğu kocaman reklam güzel bir bayram sürprizi oldu bizim için. Kardeşime gönderisi için teşekkür ediyorum.

İlker abinin dönüşü ve 2013 sezon sonu

Merhabalar. Tam bir yıl aradan sonra İlker abimle tekrar dalma fırsatım oldu. Daha uçaktan inişinden iki saat geçmeden suya girmiştik bile. Aslında daha önce girecektik ama biraz ekipman sorunu yaşadık. Ben biraz ağırdan aldığım ve dalış teçhizatını alacağım iki kişinin beklenmedik işleri yüzünden suya girememe durumuyla karşı karşıya kalabilirdik. Neyse ki bir saat kadar sonra suya girebilecek teçhizata kavuştuk. Hemen hazırlandık ve her zaman ki meramıza geldik. Yine havuza kadar yürüdük ve oradan suya girdik. Su berrak sayılırdı ve görüş iyiydi. Ancak etrafta küçük karagöz ve sargozlardan başka bir şey yoktu. Ama İlker abim her zaman ki şansıyla balıkları kendine çekmeye başladı. Önce ıskaladığı bir turnayı ben aldım. Havuzda bir şey kalmadığını görünce kayalıkları tarayarak dönüş yoluna geçtik. Dönüşte de ispendekler çıktı İlker abimin karşısına. O da her zaman ki keskin nişancılığıyla onları topladı. Bir mırmır ve bir sargoz da dizgide ki yerini aldılar. Ben yine neredeyse hiç bir şey göremeden çıktım sudan. Bir yılın pasını atmış olan İlker abim, iki gün sonra dönmek üzere ailesinin yanına gitti. Onun yokluğunda ben de diğer teçhizatı tamamladım. İlker abim döndüğünde her şey hazırdı, ancak deniz çok kötüydü. Bu defa havuza kadar yürümek istemedik ve suya girdik. Ancak hem bulanık hem de dalgalı olan su yüzünden başımız döndü adeta. Bir kayanın her tarafına hiç hareket etmeden bakabiliyorduk. Bir süre dalgayla cebelleştikten sonra kıyıya çıktık ve yürüyerek havuza geldik. İlker abimin şevki kırılmıştı ve dönmeye niyetlenmişti. Ama bir yıl aradan sonra İlker abimle tekrar dalma fırsatını yakalamışken böyle erken dönmek istemedim ve suya girmemizde ısrar ettim. Sonuçta istediğim oldu ve sığ suda dolanmaya başladık. Görüş oldukça iyiydi. Ben akıntının etkisinden kurtulmak için biraz paletlere yüklendim ve İlker abimden biraz uzaklaştım. Kayaların altında gördüğüm bir mürene atıp atmamak konusunda tereddüt yaşarken etrafta kaçışan kefaller ortalıkta bir avcı olabilir mi diye düşündürdü beni. Tahminim doğru çıktı ve az ilerde bir buçuk kilogramlık ve yetmiş üç santimetrelik baraküdaya rastladım. Neredeyse daha önce vurduğum baraküdayla aynı yerde, aynı şekilde beni bekliyor gibiydi. Net bir atış ve ikinci baraküdam şişin ucundaydı. Arkama baktığımda İlker abimin bir şeylerle uğraştığını gördüm. Geçen defa ki gibi sevinç çığlıkları atmadan yanına yüzdüm. Bir mırmırla uğraşıyordu. Şişi sudan çıkarıp ucundaki baraküdayı gösterdim. Suya girme konusunda ki ısrarımın karşılığını almış olmanın mutluluğu yüzümüze yansımıştı. Bir süre daha havuzda dolandık ve sonra sudan çıktık. İlker abimin şansına ikinci baraküdamı vurmuş oldum. Eğer o gelmeseydi suya girmeyecektim bile. Bu benim için 2013 yılının son avı oldu aynı zamanda. Bu sene sezonu adeta açmadan kapamış oldum. Yıl başına kadar balıklardan, denizden, Türkiye'den ve ailemden uzak olacağım ne yazık ki. Ama iş hayatı maalesef böyle. Herkese bereketli bir sezon diliyorum. İlker abime de ayrıca sevgiler ve saygılar.

Karavida

Son dalışımda karşıma çıkan bu karavidayı her yönden fotoğraflamak istedim. Bu denizde karşılaştığım ikinci karavida. İlkini Hatay'da görmüş ve vurmuştum. Ama bunu vurmadan yakalamaya çalıştım ve başardım. Hayvan sanki benim onu gelip almamı bekliyormuş gibi pervasızca kayanın üzerinde yatıyordu. Sakince yaklaştım ve elimle sıkıca üzerine bastım. Çırpınmasını beklediğim hayvan, ben onu fileye koyana, dalışımı tamamlayıp sudan çıkana ve eve gelene kadar hiç kıpırdamadı desem yeridir. Ölü ya da yumurtalı olduğunu düşündüm, ki yumurtalı olsaydı zaten geri bırakacaktım, biraz da o yüzden vurmadan yakalamayı denedim, ancak gayet güzel bir bireydi. Kayda değer başka balık görmemiş olsam da değişik bir hayvanla sudan çıkmak beni mutlu etmeye yetti. Herkese sağlıklı ve bereketli avlar.

Dalaman'da 2013 sezonu açıldı

Merhabalar. Dalaman'da sezonu açtım nihayet. Geçen hafta gittiğim Aşı koyunda denizin üzerindeki iki karışlık polen tortusu yüzünden pek keyif alamamış ve pek bir şey görememiştim. Aldığım küçük sargoz sezonun ilk balığı olmuştu yine de. Bugün ise her zaman ki yerime gittim. Klasik Dalaman suyu olarak tabir ettiğim bulanık su beni bekliyordu. Neyse ki görüş nispeten iyiydi. Uzun bir süre boş yüzdüm. Etrafta her zaman ki gibi sokarlar ve papağanlar cirit atıyordu. Hiç birisiyle ilgilenmeden açıktaki taşlığa doğru yüzdüm. Tam eskiden buralarda zurnalar dolaşırdı diye düşünürken bir tanesi önümde belirmesin mi? Biraz uzak bir atış yapmama rağmen tam solungacından vurmayı başardım. Ancak ben yetişene kadar yırtıp kaçtı. Solungacından yara aldığı için pek fazla gidemeyeceğini düşündüm ve haklı çıktım. Yeniden zıpkınımı kurana kadar takip ettim ve o da bir kayanın üzerinde durdu zaten. Tekrar yanaştım ve bu defa çok kötü bir atış yaptım. Ancak balığın takati kesilmiş olsa gerek, ıskalamama rağmen ters döndü. O toparlanmaya çalışırken gagasına yapıştım ve söndürdüm. Bir metrelik boyuyla oldukça iri gelmişti gözüme. Derken bir zurna sürüsünün ortasında buldum kendimi. İçlerinden en irisine usulca yaklaştım ve net bir atışla onu da avlamayı başardım. Az önceki zurnaya iri derken, buna ne diyeceğimi şaşırdım açıkçası. Temizledikten sonraki hali 800 gram geldi balığın. Boyu da kuyruk uzantısıyla birlikte 120 santimetreyi geçiyordu. Bir kaç tane daha takip etmeye çalıştım ancak bir anda ortadan kayboldu hepsi. Yorulduğum için kıyıya döndüm. Kayalıkların arasındaki bulanık suda önüme düşen iri kefali de almayı başardım. Biraz daha yüzüp sudan çıktım. Eve gelip balıkları temizledim. Toplam bir buçuk kilogram temizlenmiş balık vardı elimde. İki saatlik bir dalış için oldukça güzel bir netice. Herkese sağlıklı ve bereketli dalışlar diliyorum.

Hoş geldin 2013

Herkese merhabalar. 2012 yılını sonlandırdığım Sarsala'da 2013 sezonunu açmak da nasip oldu. Bir haftadır güzel giden havalar sayesinde deniz suyu sıcaklığı iyi, gökyüzü güneşliydi. Öğlen girdiğim suda pek hareketlilik yoktu. Küçük bireylerden oluşan bir turna sürüsünü izledikten sonra kıyı taramaya, bazen de derin suya bakmaya devam ettim. Genellikle küçük balıklar vardı etrafta. Gördüğüm iri bir barbunu ıskalamayı başardıktan sonra canım sıkıldı. Yine de dalışa devam ettim. Sallanarak üzerime doğru gelen porsiyon bir sargoz ise, ben dalmaya çalışırken beni fark etti ve hızla uzaklaştı. Gördüğüm küçük orfoz ve gridalarla ilgilenmedim bile. Epey bir yüzdükten sonra geri döndüm. Yer yer barbunların çıkardığı toz bulutlarını görüyordum ama barbunlar ya çok küçüktüler, ya da hiç ortalarda yoktular. Yine de bu toz bulutlarından birinin yanında duran bir zurna balığını vurmayı başardım. Zurnanın son deliğiyle sezonu açmış oldum böylece. Çıkış noktama geldiğimde bir süre daha takıldım. Bulduğum çok iri bir deniz yıldızını kızıma götürmek için aldım. Yine bu esnada önümden hızla geçen bir palamuta arkasından bakmak zorunda kaldım. Tam bir deniz altı gibi gidiyor palamutlar. Gördüğüm en güzel görüntülerden biriydi diyebilirim. Balık açısından zayıf olsa da yeni ekipmanımla yüzüş tecrübemi arttırmam açısından faydalı bir dalış oldu. Bir süredir uzun palalarımı kullanıyorum. Apnea sırt ve bilek ağırlıkları alarak, belimde taşıdığım ağırlığı azalttım. Yeni taş altı fenerim hem küçük hem de iyi aydınlatma sağlıyor. Zıpkının sıkışması durumunda kullanmak için de bir kakıç aldım. Malum daldığım bölge oldukça kayalık. Her an bir sürprizle karşılaşabilirim. Eldivenlerimi de yenilemek zorunda kaldım mecburen. Teçhizat tamam olunca gerisi kısmet işi. Herkese bereketli bir yıl diliyorum.