3 Temmuz 2011 Pazar
Dikili'de sezon açılışı 2011
2011 sezonunu, nihayet, Dikili'de açtım. Havanın kötü, suların bulanık ve soğuk, atıcılığımın körelmiş olması sebebiyle üç gün peşpeşe boş çıktım sudan. Tek tesellim biraz su altı çekimi yapabilmiş olmak oldu. Bir de Dalaman'a gidip gelince tatilin bir haftasını balıksız geçirmiş oldum. Dikili'ye dönüşümün ardından hesapsız bir şekilde erken uyandığım için sabah yedide denizin çağrısına uyarak kıyafetimi giydim ve yarım saat içinde kendimi suya attım. Sığ suda kısa aralıklarla agaşon yapmaya başladım. Etraf küçük karagöz, sargoz ve sarpa doluydu. Ancak almaya değecek ebatta balık bulamadım. Zaman zaman geçen kefaller bile küçüktüler. Bir ara kumların üzerinde bir kıpırtı gördüm. Yılan gibi bir şey bana bakıyordu. Bu nedir acaba diye yanaştım. Kaçmadığını ve çok yavaş hareket ettiğini görünce elimle yakalamak istedim. Kısa süreli bir kovalamacanın ardından yavru bir mığrı olduğunu anladığım balık elimdeydi. Bir süre inceledikten sonra otuz santimlik bu ufaklığı büyümesi için bıraktım. Bir kaç zargana ve uzak geçen bir çupradan sonra nihayet ilk balığımı vurdum. Geçen yılın vefalılarından bir kikla önümdeki taşta bana bakıyordu. Doğrudan burnuna yaptığım bir atışla sezonun açılışını yapmış oldum. Kayalıkları tarayarak devam ederken büyük bir yarıkta daha önce bir kaç karşılaştığım ancak vuramadığım eşkinayı farkettim. Karanlığa doğru duran balığın sadece kuyruğu seçilebiliyordu. İsabetli bir atışla ilk eşkina mı da vurdum. Hemen ardından aynı kayalığın içini aradığımda bir de sargoz düştü nasibime. Sabah suyu iyi olmasına rağmen su soğumaya ve ben üşümeye başladığım için dokuzda çıkmaya karar verdim. Yanımdan hiç durmadan hızlıca geçen bir sivriburun karagöz bana ekspres otobüsleri hatırlattı. Eşyalarımın olduğu yere geldiğimde zıpkını boşaltmak ve sol el ile bir atış yapmış olmak için ufak bir karagöze nişan aldım. Ummadığım şekilde karagözü de vurdum. Eşkina vurmuş olarak sudan çıktığım için çok mutlu oldum. Öğlen havanın kapaması ve yağmur çilemesine rağmen akşam üzeri tekrar dalmaya gittim. Deniz dalgalıydı ancak görüş güzeldi. Açıktaki meraya doğru giderken kiklaların beni beklediğini düşünüyordum. Nitekim öyle de oldu. İki kikla ve bir melanur aldıktan sonra dönerken de kızıma boş bir kabuk buldum. Balıkları ve kabuğu görünce o da çok sevindi. Hepsini tek tek tuttu ve inceledi. Onu da balıkçı yetiştireceğim kısmetse. Umarım bu sezon bereketli geçer.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder